19 Şubat 2007 Pazartesi

Işıklı Podyumların Başarısız Top Modeli


Renkli dünyaların sarı kızı..
kudurmuş denizin köpüklü dalgalarıyla yaladığı
yalnız, yapayalnız bir kaya parçası...
yağmurla ıslanan sokaklarda
kendini tutamadan rüzgârla savrulan
meraklı, kuru bir yaprak,
nereye gittiğini bilmeden uçuşur sonbaharda...
ömrümde tek mevsim tanıdım,
ve tek seni yaşadım..
yalvarırım gel al beni buralardan
al da uslanayım artık..
nerdesin nefesim,
soluğum nerdesin ?
kapıları açtım ardına kadar
tüllerim savrulur
açarım gözümü kim bilir hangi sarhoş duyguların cansızlığıyla..
bakalım bu gamsız yürek yine neyle avunuyor
unutmak istedim..
ama olmuyor..
hep arıyor sonra kaçıyorum kendi dünyama
rüküş sevdaların esareti var bakışlarımda;
donuk bir damla süzülür,
buğulu,
kızarmış utangaç yanaklarımdan..
dağınık parçalanmış hayallerin
unutulmuş çizgileriyle arıyorum hâlâ
o en iyi tanıdığım yabancı silüeti..
kuşkuların karmaşasıyla beynimi kemiren
sadist bir düşman oldu duygularım bana..
hak mı müstehak mı bilinmez..
ışıklı podyumların başarısız
ama güçlü top modeli geçiyor
sendeleyerek hafiften..
pembelerin karaya dönüşünü sessizce seyretmek için
ilgisiz tavırlarla..
yığılan bulaşıklar var eski kırık lavaboda
yok etmekse çocuk oyuncağı..
ama gücüm yok!!
paylaşılıp bölünmüş ekmeğin
kırıntıları var arda kalan
mühim olan bi sünger çekebilmek
ama istek yok!!
çaresiz, boğuk bir sesle haykırışlar
sonra
profesyonel bir rolle tatlı kaçamak gülümsemeler..
oysa değişmeyen gerçek;
kapanmayan yaranın yaşları süzülüyor
yavaşça kanlı yüreğimden,
damlıyor tek tek...
bir yalan gece daha
teslim ediyor kendini çaresiz
yeni doğan güne,
yeni acılarıma..
hayalin bile yoktu..
yok hâlâ yanımda..
olmuyor işte..
ağlamak neye yarar..?
yüreğim dağılmış artık
toparlamak gerek..
ama derman yok !!!
*bahar*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder